Varank’tan hesap sorulmazsa yüzümüze tükürün

CHP Grup Başkanvekili Özgür Hususi dün Trabzon ziyaretinin peşinden Rize’ye geçti.

Ardeşen ilçe örgütünün düzenlemiş olduğu istişare toplantısına katılmak için Rize’ye gelen Hususi’i CHP Rize il ve ilçe teşkilat yöneticileri, parti üyeleri ile İYİ Parti, Gelecek Partisi Rize il yöneticileri karşıladı. Hususi burada partililere yönelik yapmış olduğu konuşmanın ardında Tekgıda- İş Sendikası bölge başkanlığını ziyaret etti. İl merkezinde bir süre esnaf ziyaretlerinde bulunan Hususi, peşinden Çayeli, Pazar, Ardeşen ilçelerine geçerek parti üyeleri ve yurttaşlarla buluştu.

“ATATÜRK’ÜN TALİMATIYLA BU TOPRAKLAR ÇAYA KAVUŞTU”

Özgür Hususi il başkanlığı önünde yapmış olduğu konuşmada şunları söylemiş oldu:

  • Biz biliriz ki Doğu Karadeniz’in kalbi çayla atar. Hele hele Rize demek, çay demek. Burada Rize’nin neredeyse tek geçim deposu, hayata tutunduğu tek ürün olan çayı; bu topraklara kazandıran Gazi Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk’ü, birilerinin her gün küfrettiği Cumhuriyet Halk Partisi’ni ve Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla bu topraklara çayı kazandıran Zihni Derin’i bir kez daha rahmet ve saygıyla ve minnetle anarız.
  • Bizim hep söylediğimiz çay kanununu apar topar, büyük bir telaşla AKP Meclis’e sundu. Ne oldu netice? Büyük bir tepkiyle karşılaştılar. Siz Karadeniz’den bu kadar destek alıyorsunuz, bu kadar güç alıyorsunuz, bu kadar vekil çıkarıyorsunuz. Güya Karadeniz’i biliyorsunuz ki, Rize’yi biliyorsunuz ki, çayı biliyorsunuz ki. Iyi mi oluyor da tüm Karadeniz’i ayağa kaldıran ve arkasında duramayacağınız bir teklifin altına imza atıyorsunuz? Biz CHP olarak meselenin farkındayız, bizim kanun taslağımızın altında imzası olan dört milletvekilimizden birisi burada. Bekaroğlu ile gelirken konuştum Ankara’da plan bütçe komisyonunda. Biz teklifimizin arkasındayız, tüm sorunları çözen meseleyi hakkaten çözüme kavuşturacak olan ‘Çay Kanunu’nun, CHP’nin teklifinin sonuna kadar arkasındayız.

“ÇAYKUR İŞÇİSİNE KAPIYI DEĞİL KADROYU GÖSTERECEĞİZ”

  • Türkiye’deki en mühim mağdur gruplardan bir tanesi ÇAYKUR’da çalışan mevsimlik işçilerdir. Bu kardeşlerimiz altı ay çalışmakta altı ay boşta kalmaktadır. Kalan altı ayda ek olarak İŞ-KUR’dan istifade edememekte, herhangi bir işe girememekte, ciddi mağduriyet yaşamaktadır. CHP, iktidara ulaştığında ilk altı ay içinde ÇAYKUR işçileri aslına bakarsan çalışıyor olacak. Altı ay bitince o ÇAYKUR işçilerine kapıyı değil kadroyu göstereceğiz söz veriyoruz. Çaycının sorunundan haberdar olmayanlar geçenlerde Meclis’te şu sözü sarf ettiler; ‘Altı ay çalıştı, altı ay parasız mı bakacağız?’ Türkiye’de çay ekim alanlarının gençleştirilmesi projesi yaşamsal ve ulusal bir projedir.
  • Bu işçilerimiz, çay alanlarının gençleştirilmesinde çalışabilirler, devletin kuracağı birçok projede, tesiste, işte çalışabilirler. Biz geçici ÇAYKUR işçisine CHP’nin iktidarında, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında iyi mi Gazi Mustafa Kemal Mustafa Kemal Atatürk birinci yüzyılda çayı kazandırmış, Zihni Derin ile bu ilkede oldukça mühim bir adım atmışsa ÇAYKUR’un geçici işçisine de, çay üreticisine de sonuna kadar haiz çıkarak Cumhuriyetin ikinci yüzyılında da birinci yüzyılda olduğu şeklinde Rize’ye bir Cumhuriyet armağanı ve bir Cumhuriyet Halk Partisi armağanını bu vesileyle kazandıracağız.

“BİR DEVİR KAPANIYOR BİR DEVİR AÇILIYOR”

  • Tüm Rize’den tüm Türkiye’ye müjdeleyelim. Türkiye Cumhuriyeti’nin güzel insanları ve güzel evlatları, bir devir kapanıyor bir devir açılıyor. Bakan evlatlarının devri bitiyor, vatan evlatlarının devri başlıyor. En iyisi çıkacak, hepinizi memnun edecek, hepimizi memnun edecek bir adayımız olacak. Fakat aday kimdir diye soranlara cevabım şudur, aday kimdir diye merak eden her CHP’li, her cumhuriyetçi, her milliyetçi, bu iktidar değişsin artık diyen hepimiz adayın ta kendisidir. Her biriniz bizim için cumhurbaşkanı adaylarımızsınız. Bu memleketi kurtaracak, yarınlarımızı kurtaracak o bir oyu almak hepimizin boynunun borcudur. Ben sizi birer CHP’nin değil Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı talibi olarak görüyorum.

“BEN BİR SEÇMEN OLARAK O ZİNCİRİ KIRARIM”

Hususi, konuşmasının peşinden esnaf ziyaretlerinde bulunmuş oldu. CHP Ardeşen ilçe örgütünde partililerle bir araya gelen Hususi burada yurttaşların sorularını cevapladı. Bir yurttaş Hususi’e, “Bir yerlerde 128 milyar duydum, o da aklımda muamma, bilemedim. Sizlerden medyadan öğrendim. Burada bir şey bulunduğunu hissettim. İktidara geldiğiniz vakit mevcut yasalar doğrultusunda, bu muammalardan hesap sormuş olacaktır mısınız? Hesap soracaksanız bir seçmen olarak o zincirin içerisindeyim, kenetlenmişim ve kararlıyım. Eğer ki benim o sigortamdan kesilen hesabını sormazsanız, o 128 milyar doların nereye gittiğinin hesabını sormazsan ben bir seçmen olarak o zinciri kırarım. Şu anda iyi mi ki demokratik yönden sandıkta hesap soruyorsam, sizden de hesap sorarım” dedi.

“128 MİLYARIN HESABINI SORMAK BOYNUMUZUN BORCUDUR”

Özgür Hususi ise şunları söylemiş oldu:

  • 128 milyar doları benden iyi biliyorsun, bizim dedemizden ninemizden anamızdan babamızdan biriktirilen Merkez Bankası’nın rezerviydi. O paranın normalde, deyim yerindeyse, bir gereksinim akçesi olarak yada o paranın deyim yerindeyse kefen parası olarak bir kenarda duruyor olması lazım, zor zamanlarda kullanılmak için. Fakat o parayı maalesef fena politikalar yüzünden, her şeyi ben biliyorum diyen Cumhurbaşkanı, ekonomistim diyen Cumhurbaşkanı enflasyon yüzde 19 iken faizi arttırmak yerine faiz netice değildir sebeptir diyerek düşürmeye başladı. 128 milyarın satılmış olduğu süreçteki ucuz alanları takip edeceğiz fakat bazısını ihracatçı aldı borcunu ödemek için sadece bunlar doları durağan(durgun) tutmak için harcadılar, onun da hesabı sorulacak.
  • Şimdi hesap sorma diyince örnek olarak bak kimden sorulacak bu Varank’tan sorulacak. Varank’ın kendi kardeşi bakan yardımcılığı yapmış olduğu yerde ihale açmış Bakan Varank’ın emmioğlu Sedat Varank’a ihale vermiş. Bu Varank’tan hesap sorulmazsa bizim yüzümüze tükürün. Eğer Pekcan’dan, kendi şirketinden, kocasının şirketinden kendi bakanlığına dezenfektanı pahalıya alan o yoksullukta o Ruhsar Pekcan’ dan hesap sorulmazsa olmaz. Fakat birileri şu şekilde bir korku yaymaya çalışıyor o şekilde bir şey de olmaz. CHP erişince AKP’lilerden MHP’lilerden hesap sormuş olacaktır, böyle bir durum yok. Biz oy verenden, partinin üyesinden asla hesap sormayız. Yolsuzluk yapandan, rüşvet alandan, rüşvet verenden, haksızlık yapandan hesabı soracağız o boynumuzun borcu.

Yoruma kapalı.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More

Privacy & Cookies Policy