Tayland’daki yuva katliamından sağ kurtulan tek çocuk Emmy’nin hikayesi
47 dakika ilkin
Laura Bicker ve Suchada Phoisaat BBC News, Nong Bua Lamphu, Tayland

Üç yaşındaki Emmy,, saldırgan bir tabanca ve bir bıçakla içeri girdiğinde, Tayland’ın kuzeyindeki kreşte en iyi arkadaşının yanında uyuyordu.
Hepsi üç yaşlarında olan 11 kişilik sınıfta çocuklar birazcık ilkin fotoğraf yapmış ve öğretmenleri tüm ebeveynlere, evlatlarının gülen, mutlu fotoğraflarını yollamıştı.
İki saat sonrasında, evlatların gündüz uykusu saatinde, eski polis memuru Panya Kamrab binaya hücum etti. Görgü tanıkları saldırganın ilkin aralarında sekiz aylık hamile bir öğretmenin de bulunmuş olduğu okul çalışanlarına ateş ettiğini, sonrasında yuvadaki üç sınıfa zorla girdiğini konu alıyor.
Kamrab, Emmy’nin arkadaşlarının tümünü uykularında öldürdü.
Emmy’nin iyi mi hayatta kalmış olduğu bilinmiyor. Derslik arkadaşlarının cansız bedenlerinin yanında kıvrılmış halde bulunmuş oldu.
Emmy’nin 59 yaşındaki büyükbabası Somsak Srithong “Uyandığında ne olup bittiği hakkında hiçbir fikri yoktu” diyor.
“Arkadaşlarının hala uyuduğunu düşündü. Bir polis memuru bir bezle yüzünü örttü ve kanlı vaka yerinden uzaklaştırdı.”
Kurtarma görevlileri Emmy’yi dehşetten korumak için ikinci kata götürdü. Hemen sonra diğerlerini de canlı bulma umuduyla öteki iki sınıfı da aradılar.
Emmy, Nong Bua Lumhpu’da Perşembe günü gerçekleşen katliamda hayatta kalan tek çocuktu. Toplamda aralarında saldırganın eşi ve üvey oğlunun da bulunmuş olduğu 37 şahıs öldü. Kurbanların 24’ü çocuktu.
Somsak “Hayatta kalmış olduğu için oldukça mutluyum. İlk gördüğümde ona sıkı sıkı sarıldım” diyor.
Emmy’nin 35 yaşındaki anası Panompai Srithong hafta içi başkent Bangkok’ta çalışıyor. Ona yuvadaki tüm evlatların öldüğü söylenmişti ve kızının hala yaşadığını ikna edilmesi gerekti.
“En sonunda Emmy’’den bir görüntülü arama geldi ve içim rahatladı” diyor.
Bu ufak kasaba yas tutan ailelerle dolu ve ilk birkaç gün Emmy’nin büyükannesi ve büyükbabası ona ne söyleyeceklerini bilemediler. Devamlı en iyi arkadaşı Taching diye de malum üç yaşındaki en iyi arkadaşı Pattarawut’u soruyor.

Ayakları birbirine dokunur halde hep beraber uyuyorlardı. O da yuvayı seviyor ve aynı öğretmenleri şeklinde olmak istiyordu.
Anası “Anneannesi en sonunda tüm arkadaşlarının ve öğretmeninin öldüğünü, yuvanın da kapandığını söylemiş oldu” diyor.
“Her gün yuvaya gitmek istiyor. Devamlı kapandığını söylemek zorundayız. Ölümü anlayamayacak kadar küçük”
Kasabadaki tapınaklarda üç günlük yas periyodunun başlangıcı için Budist ayinleri yapılıyor ve dualar ediliyor.
Saldırının sebebi hemen hemen bilinmiyor, sadece polis Kamrab’ın uyuşturucu kullanımı sebebiyle Haziran ayında işten atıldığını söylüyor.
Tayland’un kuzeydoğusundaki bu kırsal kasaba, yaslı ailelere destek olmaya çalışıyor. Sadece birçok şahıs hem de, ölümcül silahların yaygınlığını ve ülkedeki uyuşturucu problemini sorguluyor.
Yoruma kapalı.