Çin’de kuraklık coğrafyayı nasıl değiştiriyor?

Görsel Gazetecilik Ekibi | BBC News

Bir ay süren sıcak hava dalgası ve rekor derecede düşük yağış miktarı, Çin’in en uzun nehri Yangtze’de daha önce görülmemiş bir kuraklığa yol açtı.

Göller çekildi, akarsular kurudu ve nehir yatakları ortaya çıktı.

Öyle ki, Vuhan’daki ünlü Guanyin Tapınağı’nın bir cephesinde, suyun altında kalmış 600 yıllık Budist taş işçiliği ortaya çıktı.

Kuraklık hidroelektrik santrallerinin üretimini de azalttı, aşırı sıcaklar ise elektrik tüketimini artırdı.

Bunun üzerine fabrikalar kapatıldı, mağazaların açık kalabileceği saatler ve ofislerde klima kullanımı kısıtlandı.

Nehir üzerinde yer alan büyük kentlerden Şanghay’da gökdelenlerin ışıkları söndürülürken Luzhou ise gece boyunca sokak lambalarını söndürmeye başladı.

Çin Su Kaynakları Bakanlığı’na göre bu yaz Yangtze Nehri’ne düşen yağış miktarı, kayıtların tutulmaya başlandığı 1961’den beri en düşük miktar oldu.

Çin Ulusal İklim Merkezi, bu yaz uzun süren sıcak hava dalgalarının da benzer bir rekor kırdığını söyledi.

Önceki hafta ise sıcaklıklar rekor kırdı, Ulusal Meteoroloji Merkezi 12-17 Ağustos arasında altı gün üst üste en üst seviye sıcaklık alarmı yayınladı.

Siçuan’da ise orman yangınları görüldü. Bundan en kötü etkilenen yer ise Çongşing oldu.

Yangtze Nehri’nin yatağında bulunan diğer bölgeler de çalı ve orman yangınlarına karşı alarm seviyesine geçirildi.

Geçen hafta bölgedeki Beybey kentinde hava sıcaklığı 45 derece ile rekor kırdı.

Yangtze’yi besleyen Dongting gibi göller büyük oranda küçüldü.

Bu göllerin çevresindeki tarım alanları da sulama için bu kaynağa bağımlıydı.

Yerel yetkililere göre Çin’in en büyük tatlısu gölü olan Poyang, yüzde 75 oranında küçüldü.

Bu da çevresindeki çiftçilerin bel bağladığı ve besin açısından zengin sulara sahip bir göldü.

Kamu yayıncısı CCTV’nin haberine göre kuraklık, bazı belediyelerin içme suyu kaynaklarını da etkileyince, Üç Boğaz Barajı ve Danjiangkou Barajı’ndan bu bölgelere su aktarılması gerekti.

Kuraklık bölge genelinde Çin’in güz hasadına büyük bir risk oluşturuyor.

Eylül ayından itibaren ise beklenen aşırı yağışlar, kurak toprağın daha az su emebilmesi nedeniyle sel ihtimalini doğuruyor.